Ne yapmak gerekir hiç bilmiyorum.
Neden insanlar böyle ki?
Neden birbirimize ikili ilişkilerimizde şeffaf olmayız ki?
Neden birbirimizin arkasından iş çeviririz?
Neden birbirimizi seviyor gibi gözükürüz?
Neden işleri çıkmaza sokmayı severiz?
Niye birbirimizi kontrol etmeye çalışırız,
birbirimizi anlamaya
ve birbirimizle anlaşmaya çalışmak yerine?
İnsanlar niye üzülür ki
üzüntü sadece onların şeylere karşı olan savaşma güçlerini yok ederken?
Balıklar hiç üzülür mü
veya kin bağlarlar mı?
Niye sevilmek isteriz ki bir başkası tarafından,
bunu hiçbir zaman gerçekten elde edemeyeceğimizi bile bile?
İnsan ne kadar aptaldır.
Yaptıklarının nereye varacağını bilmeden
boyundan büyük işlere kalkışmakta üstüne yoktur.
Sabır olsa bile yaşadıklarımıza deva
nasıl iyileşir ki aldığımız onca yara?
Kalp,
ayine-i Samed ise
ve duygularını yalnız yaşamaya mahkumsa eğer insan
neden ihtiyaç duyar sevgiye ve aşka?
Hakikat
hem en yakınımızda
hem de en uzağımızda olmayı
nasıl bu kadar iyi başarır?
Bildiğimiz halde iyi ve kötü nedir,
Neden yaparız bunca aptallığı?
Aşk mıdır bizi yürüten
yoksa umut mu?
Niye kendimize acılar üretiriz ki
yaşamak yeterince acıyken dayanmak için?
Neden sevmeyiz birbirimizi?
Niye nefret besleriz
bile bile bunun kalbi kuruttuğunu?
Kendi kendini yemeyi başarabilen tek varlık sanırım insan
düşünceleriyle…
Ve kendinin kemirilmesine izin veren
şüphe ve vehimleriyle…
Kurtulmak neden bu kadar zordur çekiminden küçüklerin
en büyüğün çekimine girmek için?
Hepimiz farkında olsak ya da olmasak da
O’nun etrafında dönerken…
Niye?
“isteyerek veya istemeyerek gelin” emrine
“isteyerek geldik” diyemeyiz?
Küçüklerin gölgelerinde boğulduk zulmetle,
ışık sahibinin aydınlığında yıkanmak yerine…
Zühre olup medet beklemektense topraktan
ve katre olup ışık dilenmektense kamerden
neden reşha olmadık
ve kaybetmedik asıl sahibine
küçükler için feda etmeye hazır olduğumuz
ve acı veren benliğimizi?
Neden sıkmadık zühremizin içindeki katreyi
ve ardından buharlaşmadık reşhaya?
Eğer katlanacaksak bir acıya
zühredeki güzelliğimizi kaybetme
ve daha sonra sıcakla buharlaşma acısına katlanmalıyız
başkaları için katlanılan acılar çok sonuçsuz ve gereksiz.
Söylemek kolaydır,
ama zordur bunları yapmak.
Tek çare ise
kainatta ve kendimizde
O’nu bulmak ve okumaktır.
Duam,
olsun bize yar ve yardımcı
uğrunda reşha olunacak bir tek Zat.
- Risale-i Nur’da Yol - 29 Nisan 2021
- Günah (2): günah nedir? - 27 Ocak 2019
- Günah (1): davranışlar, irade, dua ve yaratıcı - 25 Temmuz 2018