Bismillah, yine, yeniden…
O’NUNLA BAŞLAR her şey. Her adım O’na atılan bir adımdır. Yolculuğumuzdan hissemiz ziyade ola. Her yolculumuzun şevki bir öncekinin hissesi
Biz öyle bir hakikate hayatımızı vakfetmişiz ki güneşten daha parlak ve cennet gibi güzel ve saadet-i ebediye gibi şirindir.
O’NUNLA BAŞLAR her şey. Her adım O’na atılan bir adımdır. Yolculuğumuzdan hissemiz ziyade ola. Her yolculumuzun şevki bir öncekinin hissesi
NAMAZA KÜÇÜK MİRAÇ (miraç-ı asgar) denilmiştir. Buna binaen Peygamber Efendimiz aleyhissalatü vesselamın büyük miracına (miraç-ı ekber) da büyük namaz (salat-ı
ÂDEM BABAMIZLA (as) başladı ilk aldanışımız. Niyetimiz kötü değildi aslında. Fakat yalan nedir bilmiyorduk. Fıtratımıza zıttı çünkü yalan. Biz de
HİÇBİR MÜFSİT ben müfsidim demez. Daima suret-i haktan görünür. Yahut batılı hak görür. Evet kimse demez ayranım ekşidir. Fakat siz
BİR İNSAN iyilik yaptığında sevinç, kötülük yaptığında üzüntü duyabiliyorsa artık o gerçekten mümindir. Müsned, V, 251. Ahlak ve karşılık, ilk
BU DÜNYANIN paradoksal karakteri, insanı her şeye dikkat ile bakmaya zorluyor. Söze değil öze, zahire değil hakikatine, lafına değil ameline
MUCİZE KELİMESİ ne yazık ki son zamanlarda en fazla içi boşaltılan kelimeler arasında yer almaktadır. Taklit edilebilen hatta uyduruk olduğu
RESUL-İ EKREM aleyhissalatü vesselamın “sâdelik” ile “iman” arasında ilişki kurduğu rivâyetler var olduğunu biliyoruz. Mesela “Dikkat edin! İşitiyor musunuz? Dikkat
BİR DÜŞÜNÜRÜ anlayabilmek için “insaf” sahibi olmak lazımdır; onun yaşadığı güçlükleri bilerek, konunun ağırlığını hissederek, her şeyden önce onunla benzer
ŞÜPHESİZ NAMAZ müminler için belirli vakitler için farz olarak yazılmıştır. Nisa 4/103 Namazın neden beş vakit olduğunu düşünürüz bazen. Bazen